Yapıyla yapıcılar
Nâzım HikmetOriginale | Traduzione italiana / Italian translation / Traduction italienne... |
YAPIYLA YAPICILAR | Muratori e muri |
Yapıcılar türkü söylüyor, yapı türkü söyler gibi yapılmıyor ama. Bu iş biraz daha zor. | I muratori cantano Ma costruire un edificio non è la stessa cosa che cantare una canzone. Questo lavoro è un po' più gravoso. |
Yapıcıların yüreği bayram yeri gibi cıvıl cıvıl, ama yapı yeri bayram yeri değil. Yapı yeri toz toprak, çamur, kar. Yapı yerinde ayağın burkulur, ellerin kanar. Yapı yerinde ne çay her zaman şekerli, her zaman sıcak, ne ekmek her zaman pamuk gibi yumuşak, ne herkes kahraman, ne dostlar vefalı her zaman. | Cuore di muratore Che gorgheggi come ad una festa, Il cantiere non è un posto di vacanza. Il cantiere è polvere, Fango e neve. In cantiere si slogano le gambe E sanguinano le mani. Non c'è sempre lo zucchero nel thè, in cantiere. E non è sempre bello caldo, Neppure il pane è sempre morbido come il cotone, Non sono tutti eroi E gli amici non sempre sono fedeli. |
Türkü söyler gibi yapılmıyor yapı. Bu iş biraz daha zor. Zor mor ama yapı yükseliyor, yükseliyor. Saksılar konuldu pencerelere alt katlarında. İlk balkonlara güneşi taşıyor kuşlar kanatlarında. Bir yürek çarpıntısı var her putrelinde, her tuğlasında, her kerpicinde. Yükseliyor yükseliyor yükseliyor yapı kanter içinde. | Un edificio non si costruisce così come si canta una canzone. Questo lavoro è un po' più gravoso. E' dura sì, Ma l'edificio va sempre un po' più su, un po' più su. Hanno messo dei vasi alle finestre dei piani bassi, Uccelli trasportano il sole ai primi balconi Sulle loro ali. C'è un palpito in ogni putrella, in ogni trave, In ogni mattone, in ogni mattone. Va sempre un po' più su, Un po' più su. Col sangue e col sudore la casa galoppa. |